KAVAKLIDERE

KAVAKLIDERE

Kavaklıdere İlçesi’nin tarihi, yazılı kaynakların eksikliğinden dolayı büyük ölçüde sözlü geleneklere dayanmaktadır. Rivayetlere göre, Kavaklıdere adını, içinden geçen dereden ve çevresindeki yöre halkının “Kavak” olarak isimlendirdiği çınar ağaçlarından almıştır. Bölgeye ilk yerleşenlerin 17. yüzyılın başlarında Karakeçili Yörükleri’nden gelen Türkmenler olduğu iddia edilmektedir. Daha sonra Denizli, Denizli-Tavas, Muğla, Uşak-Eşme, Uşak-Karahallı ve Kaz Dağları çevresinden Türkmen ailelerin yerleşmesiyle köy yapısı oluşmuştur. Kavaklıdere, 1990 yılında ilçe statüsü kazanarak ilçe teşkilat yapısı oluşturulmuştur.

BAŞLICA TARİHİ VE ARKEOLOJİK DESTİNASYONLAR

Wallarima/Asarcık ve Hyllarima Antik Kentleri

Wallarima ve Hyllarima antik kentleri, İç Karia bölgesinde, günümüz Muğla ilinin Menteşe, Yatağan, Kavaklıdere ve Milas ilçeleri sınırları içinde yer almaktadır. Hyllarima, Muğla ili, Kavaklıdere ilçesine bağlı Derebağ Mahallesi’nde; Wallarima ise Çayboyu Mahallesi’nde konumlanmıştır.

Bu bölgenin etnik ve siyasi yapısı hakkında ilk bilgileri, Hitit metinleri sağlamaktadır. Bu metinler, Batı Anadolu’daki yerleşimlerin ve krallıkların adlarını, Hitit krallarının gerçekleştirdiği seferler sırasında ele geçirdikleri bölgelerdeki güzergâhları anlatmaktadır. Asarcık Tepe’nin yaklaşık 1.5 km kuzeydoğusundaki tepede yer alan Hyllarima’nın, Hitit metinlerinde adı geçen Wallarima olduğuna inanılmaktadır.

Hyllarima’nın Tunç Çağı, Erken Demir ve Arkaik Dönem yerleşim izleri, Çayboyu/Kıllıaliler Mahallesi’ndeki Asarcık Tepe üzerinde bulunmuştur. Yapılan kazılarda, Asarcık Tepe’nin MÖ 3. binyılın başlarından itibaren yerleşim gördüğü ortaya çıkmıştır. Ancak, bu yerleşim izleri, sonraki dönemlerde sürekli tahrip olmuştur, bu yüzden Orta Çağ ve Erken Hellenistik Dönem dışında kültürel sürekliliğe dair veri oldukça sınırlıdır. MÖ 2. binyıldan kalma taş ve kerpiç yapı temelleri ve bu yapılarla ilişkili çanak çömlek, taş aletler ve dokumacılıkla ilgili ağırşaklar gibi materyaller bulunmuştur. MÖ 1200 ile MÖ 330-320 yılları arasında yerleşimin devam ettiğini gösteren çanak çömlek buluntuları bulunmaktadır. Ayrıca, Demir Çağı’na ait iyi korunmuş sur kalıntıları da mevcuttur. Hyllarima’nın son kültürel dönemi Orta Çağ ile ilişkilidir.

Bu dönemde, 3.5 metre yüksekliğinde kulelerle desteklenmiş ve 2.5 metre yüksekliğinde, 2 metre kalınlığında sur duvarlarıyla çevrili bir savunma sistemi inşa edilmiştir. Savunma sisteminin iç kısmı sıkı bir mimari dokuya sahiptir. Kazılarda, özellikle kapıların bulunduğu sur bölgesinde, MS 13. yüzyılda yaşanan bir yangının izlerine rastlanmıştır. Bu durum, bölgenin Menderes Vadisi üzerinden gelen Türk akınlarıyla fethedilmiş olabileceğini düşündürmektedir. Asarcık Tepe, tarih boyunca güneybatı Anadolu’yu kontrol altına almak isteyen tüm güçlerin geçiş güzergâhlarından biri olarak önemli bir konumda olmuştur. Hyllarima’daki yapılar MÖ 4. yüzyıldan MS 7. yüzyıla kadar olan dönemlere tarihlendirilmektedir. Bölge, kalıntıları korunarak günümüze ulaşan önemli bir yerleşim olarak dikkat çekmektedir. İç Karia’yı Menderes Vadisi’ne bağlayan ve Stratonikeia’dan Aphrodisias’a ulaşan önemli bir yol güzergâhı üzerinde yer alan Hyllarima, MÖ II. binyıldan itibaren bilinen önemli bir konumda bulunmaktadır.

DOĞAL VE KÜLTÜREL MİRAS

Mermercilik

Kavaklıdere, 1990’lı yıllardan itibaren mermer sektöründe önemli bir gelişim göstermiştir ve bu sektör, ilçenin ekonomik büyümesinde kilit bir rol oynamaktadır. İlçede, 20-30 arasında mermer ocağı ile çok sayıda mermer işleme fabrikası ve atölye faaliyet göstermektedir. Kavaklıdere, Muğla mermerinin %60’ını üretmektedir. Bu oran, ilçenin mermercilik sektöründeki önemli rolünü ve Muğla ve Türkiye ekonomisine yaptığı katkıyı açıkça ortaya koymaktadır. Mermer sektöründeki bu büyüme, Kavaklıdere’nin ticari hayatına dinamizm katmakta ve bölgesel kalkınmayı desteklemektedir.

Bakırcılık

Kavaklıdere ilçesi, bakırcılık ve kalaycılıkla tanınan bir bölgedir ve bu geleneksel zanaat, ilçenin en önemli gelir kaynaklarından biridir. Bölgedeki zanaatkârlar, bakırdan her türlü mutfak eşyasını üretmektedir. Çanak, çömlek, tencere, ibrik, leblebi tavası, şömine, oyma işlemeli sini, çelenk ve isimlik gibi ürünler, ilçemizde titizlikle yapılmaktadır. Alüminyum ve çelik mutfak eşyalarının yaygınlaşmasından önce, Ege Bölgesi’nin bakır mutfak eşyalarının büyük bir kısmı Kavaklıdere’den sağlanıyordu. Bu dönemde, bakırcılar kendi aralarında özel bir dil geliştirmişlerdir ve bu özel dil bugün hâlâ halk arasında kullanılmaktadır.

Geçmişte, tüm bakır eşyalar tamamen el emeği ile üretilirdi. Günümüzde makinelerin artmasıyla bu geleneksel üretim biçimi azalmış olsa da, hâlâ el işçiliğiyle bakırı işleyip süs eşyaları, tepsiler, siniler, ibrikler, bakır taslar ve leblebi tavaları üreten zanaatkârlar mevcuttur. Bu ustalar, ince işçilikleriyle hem geleneksel hem de estetik açıdan değerli ürünler ortaya koymaktadır.

Yerküpe Mağarası

Yerküpe Mağarası, Hebil Deresi üzerinde yer alır ve doğal güzellikleri ile dikkat çeker. Mağaranın üzerindeki düzlük, piknik ve güreş etkinlikleri için düzenlenmiştir. Yayla, bahar ve yaz aylarında doğa sporları tutkunları tarafından tercih edilmektedir.

Mağara, 100 metre uzunluğunda ve tek bir galeriden oluşan geçit konumlu yarı aktif bir yapıdır. Genişliği 3-10 metre, tavan yüksekliği ise 2-8 metre arasında değişir. İçerisinde çakıl ve kum yığınları ile sarkıt ve dikitler bulunur, damlataş oluşumları turistik açıdan ilgi çekicidir. Mağaranın üst kısmı piknik ve dinlenme alanı olarak düzenlenmiştir.

Gökçukur Yaylası

Gökçukur Yaylası, 1850 metre yüksekliğiyle yaz aylarında ziyaretçilerine serinlik ve muhteşem manzaralar sunar. Kış aylarında ise yeşilin yerini bembeyaz bir kar örtüsü alarak kartpostallık görüntüler oluşturur.

TAVSİYE EDİLEN AKTİVİTELER

Beşpınar Güreşleri

Beşpınar Güreşleri her yıl Haziran ayında Beşpınar Yaylası’nda düzenlenen renkli ve eğlenceli bir şenliktir. Geleneksel bir atmosferde gerçekleşen bu etkinlik, bölgenin kültürel mirasını yansıtan birçok aktiviteyi içinde barındırır. Şenlik, bir gece öncesinden halk Türkülerinin icra edildiği konserlerle başlar. Ertesi gün başlayan güreş müsabakaları ise yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekerek büyük bir heyecanla izlenir. Beşpınar Güreşleri, hem kültürel zenginlikleri yaşamak hem de eğlenceli bir zaman geçirmek isteyenler için mükemmel bir fırsat sunmaktadır.

Kurucuova Keşkek Festivali

Kuruçova Keşkek Festivali, her yıl bölgedeki buğday hasadının ardından Ağustos ayında düzenlenen özel bir etkinliktir. Anadolu’nun dört bir yanında bilinen ve sevilen “Keşkek” Muğla ve çevresinde de kendine has bir üne sahiptir. Bu geleneksel festival, bölgenin kültürel zenginliğini ve gastronomi mirasını kutlamak amacıyla düzenlenir. Festival boyunca, keşkek yemeğinin yanı sıra çeşitli kültürel etkinlikler ve sosyal aktiviteler de yer alır.

No Comments

Sorry, the comment form is closed at this time.